Japonya Merkez Bankası (BoJ), bu hafta gerçekleşecek para politikası toplantısının ardından 19 Aralık’ta politika faizini mevcut %0,50 seviyesinden yaklaşık %0,75’e yükseltmeye hazırlanıyor.
Aynı zamanda BoJ’un elindeki borsa yatırım fonlarını (ETF) önümüzdeki ay gibi erken bir tarihte satmaya başlayabileceği iddiası da piyasalarda normalleşme tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Konuyla ilgili bilgi sahibi kişilere göre, bankanın satışları başlatması durumunda süreç çok kademeli ilerleyecek ve portföyün tamamen eritilmesi on yıllar sürebilecek bir zaman dilimine yayılacak.
BOJ’un ETF Portföyü Neden Bu Kadar Kritik?
BoJ, uzun yıllar boyunca uyguladığı ultra gevşek para politikalarının bir parçası olarak ETF alımlarıyla borsada önemli bir ağırlık oluşturdu. Bu varlıklar, piyasaya destek mekanizması işlevi görürken, aynı zamanda BoJ’un bilançosunda giderek büyüyen bir pozisyon haline geldi.
Bu nedenle olası satış adımları, yalnızca Japon hisse senetleri için değil, küresel risk iştahı açısından da yakından izleniyor.
Süreç Uzun Bir Takvime Yayılacak
Söz konusu satış planına ilişkin en kritik detaylardan biri, sürecin çok uzun bir takvime yayılacak olması. Piyasa kaynaklarının aktardığına göre BoJ, satışları başlatsa bile bunu tek seferde büyük boşaltım şeklinde değil; piyasa koşullarını gözeten, etkisi sınırlı ve zamana yayılan bir yöntemle yürütmeyi hedefliyor.
Piyasaları Ne Bekliyor?
ETF satışlarının gündeme gelmesi, yatırımcıların iki temel soruya odaklanmasına neden oluyor:
- Satışın hızı: Küçük miktarlar bile psikolojik etki yaratabileceği için tempo belirleyici olacak.
- İletişim stratejisi: BoJ’un satışları nasıl duyuracağı, hangi çerçevede anlatacağı ve piyasayı nasıl hazırlayacağı volatiliteyi doğrudan etkileyebilir.
Ayrıca yatırımcılar, sürecin on yıllar sürecek bir plana bağlanmasının kısa vadede sert bir satış baskısını sınırlayabileceğini düşünse de, BoJ’un piyasada büyük bir oyuncu olması nedeniyle her adımın büyük etki yaratması bekleniyor.
Son dönemde BoJ’un genel politikası, aşırı gevşek duruştan kademeli şekilde uzaklaşma sinyalleriyle değerlendiriliyor. ETF satışlarının başlatılması da bu çerçevede yalnızca bilanço yönetimi değil, aynı zamanda kriz dönemi araçlarından da çıkış mesajı olarak okunuyor.
Bu nedenle karar, Japonya piyasalarının yanı sıra yen, tahvil getirileri ve küresel fon akımları açısından da takip ediliyor.


























