Michael Saylor, 21 Ekim’de yaptığı açıklamada, Bitcoin sahiplerinin “başarısız olamayacak kadar büyük” bankalar tarafından korunması gerektiğini savundu. Bu yorum, Saylor’un daha önceki kendi kendine saklama (self-custody) önerisine zıt bir görüş olarak dikkat çekti ve kripto topluluğunda büyük bir tartışma yarattı.
Buterin, 22 Ekim’de Bitcoin saklama hizmeti sağlayan Casa’nın güvenlik sorumlusu Jameson Lopp’un kendi kendine saklamanın önemini vurgulayan paylaşımına yanıt olarak şu ifadeleri kullandı: “Saylor’un açıklamaları tamamen delice. Kripto varlıkların korunması için regülasyonların etkisi altına girmiş büyük kurumlara güvenmek, kripto dünyasının ruhuna aykırıdır.”
Kripto Dünyasında Kendine Saklama Tartışmaları
Vitalik Buterin, Saylor’un büyük bankaları Bitcoin saklamada tercih etme önerisini, finansal varlıkların koruması için hükümet ve düzenleyici kurumlarla iç içe geçmiş bir model olarak tanımladı.
Buterin, bunun uzun vadede başarısız olabileceğini belirterek, “Bu, kriptonun amacı değil” dedi. Ayrıca, kripto-anarşistleri hedef alan Saylor, hükümetlerin ve vergi düzenlemelerinin tanınmaması durumunda varlıkların el konulma riskinin artacağını ifade etti.
Eleştiriler Sürüyor: “Kriptonun Temel İlkesine Aykırı”
Saylor’un açıklamaları, sadece Buterin tarafından değil, kripto dünyasının diğer önemli isimleri tarafından da eleştirildi. ShapeShift’in kurucusu Erik Voorhees, Bitcoin’i kendi kendine saklamanın merkeziyetçilik ve yozlaşmanın önlenmesinde önemli bir güvence olduğunu savunarak, “Saylor’un bu temel prensibi bu kadar kolay göz ardı etmesi kabul edilemez ve hak ettiği tepkiyi alıyor” dedi.