CoinDesk’in haberine göre ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), Coinbase’in federal menkul kıymetler yasalarının kendine uygulanabileceğini önceden bildiğini ve ayrıca yasaları ihlal ettiğinin de farkında olduğunu bildiren bir açıklama yaptı. SEC, geçtiğimiz aylarda Coinbase’e dava açarak şirketin kayıtsız menkul kıymetler olan 13 farklı kripto parayı listelediğini ve bu nedenle kayıtsız bir broker ve borsa olarak faaliyet gösterdiğini iddia etmişti.
SEC, Coinbase’in Ticari Faaliyetlerinin Yasallığını Doğrulamıştı
Bununla birlikte SEC’in davadaki yanıt dosyasında, Coinbase’in davranışının federal menkul kıymetler yasalarını ihlal etme riskinin farkında olduğunu iddia ettiği de belirtilmiş oldu. SEC ayrıca, Coinbase’in 2021’deki kayıt beyanını onaylayarak şirketin temel ticari faaliyetlerinin yasallığını doğruladığını da savundu. Son olarak SEC, Coinbase’in daha önce de ABD Yüksek Mahkemesi tarafından belirlenen yasal çerçeveyi uyguladığını ve kripto ihraççılarını menkul kıymetlerle ilişkilendirilme riskinden caydırdığını da öne sürdü.
Coinbase İşini Büyütmek İçin Bu Riski Göze Aldı
Ayrıca Coinbase borsasının kendi kamuya açık dosyaları da, şirketin listelenen varlıklarında menkul kıymet olarak kabul edilebileceği riskini belirttiği görülüyordu. SEC ise konu ile alakalı, Coinbase’in bu riski hesaba katarak işini büyütmek adına bilinçli bir karar verdiğini iddia etti.
Bununla birlikte SEC, Coinbase’in başlattığı yargılama hareketine karşı çıkarak şirketin iki argümanının da eşit derecede kusurlu olduğunu söyledi. Coinbase’in ilk argümanı, bir yatırım sözleşmesinin resmi bir sözleşme içermesi gerektiğini savunurken, ikinci argümanı ise yatırım sözleşmelerinin yalnızca ikincil piyasalarda alınıp satılıyorsa varlık satışı olarak kabul edilmesi gerektiğini öne sürüyordu.
Özet olarak bu gelişmeler, Coinbase’in SEC davasıyla ilgili olarak yasal risklerin daha önceden de farkında olduğunu ve işini büyütmek için bu riskleri göze aldığını gösteriyor. Ayrıca son olarak da SEC’in iddiaları ve Coinbase’in savunmaları, davaya ilişkin ana soruların ve yasal endişelerin hâlâ açık olduğunu da bizlere gösteriyor.