ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı bağımsız bir büro olan Para Birimi Kontrolörlüğü Ofisi (OCC), ülkedeki ulusal bankaların müşterileri adına kripto para varlıklarını yönetebileceğini ve bazı hizmetleri üçüncü taraflara devredebileceğini resmen onayladı.
OCC’nin geçici denetçisi Rodney Hood’un 7 Mayıs’ta yayımladığı mektup ve aynı gün sosyal medya platformu X üzerinden paylaştığı açıklamalar, bankaların müşterilerinin talimatı doğrultusunda kripto para alım-satım işlemlerini gerçekleştirmelerine ve bu hizmetleri üçüncü taraf alt saklama kuruluşlarına devretmelerine olanak tanındığını gösteriyor.

Düzenleyici Tutumda da Önemli Değişiklikler Yapıldı
StarkWare’in genel danışmanı Katherine Kirkpatrick Bos, OCC’nin önceki sert yaklaşımından uzaklaştığını belirtti. Bos, “Kurum artık kripto paraların bankacılık çerçevelerine entegrasyonuna odaklanıyor.” dedi. OCC, daha önce bankaların kripto para ile ilgili faaliyetlere girişmeden önce özel izin almalarını gerektiriyordu. Ancak bu kısıtlayıcı tutum yakın zamanda tümüyle geri çekildi.
7 Mart’ta yapılan önceki bir düzenleme ile OCC, kripto varlıkların saklanması, stablecoinlerle ilgili belirli faaliyetler ve dağıtılmış defter teknolojilerine (DLT) dayalı ağlara katılım konularında da bankalara daha fazla esneklik sağlamıştı.
Kripto Hizmetleri Genişliyor
Bununla birlikte OCC tarafından yayımlanan açıklamada, finansal kuruluşların yürürlükteki yasal çerçeveye uygun olmak kaydıyla, kripto varlıkların saklanması ve yürütme hizmetleri gibi işlemleri üçüncü taraf hizmet sağlayıcılarla gerçekleştirebileceği belirtildi.
“Bu bankalar ayrıca müşterilerine kayıt tutma, vergi ve raporlama hizmetleri de dahil olmak üzere diğer saklama hizmetlerini sunabilir.”
Hood
Bu açıklamalara göre bankalar, alt saklama kuruluşları ile işbirliği içinde çeşitli kripto para hizmetleri sunabilecek. Ayrıca Hood, ABD’de 50 milyondan fazla kişinin kripto paralara sahip olduğunu hatırlatarak, kripto varlıkların artık geçici bir trend değil kalıcı bir dönüşüm olduğunu da vurguladı.
“Finansal hizmetlerin son dönemdeki bu dijitalleşmesi asla geçici bir trend değil, tamamıyla bir dönüşümdür.”
Hood