Eylül ayının ilk işlem günleri, küresel tahvil piyasasında ciddi bir hareketliliğe neden oldu. ABD’de 30 yıllık tahvil getirisi %5 seviyesine yaklaşarak teknoloji hisseleri üzerinde baskı oluşturdu.

Benzer bir tablo, İngiltere’de de yaşandı. İngiliz uzun vadeli tahvil faizleri 1998’den bu yana en yüksek seviyeye ulaşırken, sterlinin değeri de paralel olarak düştü. Bu gelişmeler, hem ABD hem de İngiltere gibi gelişmiş ekonomilerde artan bütçe açıkları ve borçlanma maliyetleri konusundaki endişeleri derinleştirdi.
Şirketler Yoğun Borçlanıyor: Merck’ün 10 Milyar Dolarlık Finansman Hamlesi
Tahvil piyasasındaki baskının bir diğer nedeni de, kurumsal borçlanmalardaki artış oldu. Sadece bir günde, ABD’de yaklaşık 27 şirket tahvil ihracına çıktı. Bu şirketlerden en dikkat çekeni, Verona Pharma’yı satın almak için yaklaşık 6 milyar dolarlık tahvil ihraç eden ilaç devi Merck & Co. oldu.
Bu devasa borçlanma operasyonları, piyasalardaki likiditeyi çekerek tahvil getirilerinin yükselmesine ve dolayısıyla hisse senedi gibi diğer varlık sınıfları üzerinde satış baskısı yaratmasına neden oldu.
Asya Piyasalarında Da Yansımalar Görüldü: Japonya’da Tahviller Değer Kaybetti
Tahvil piyasasındaki bu dalgalanma, Pasifik Okyanusu’nun diğer tarafına da sıçradı. Japonya’da, 20 yıllık devlet tahvili getirileri 1999’dan bu yana en yüksek seviyeye çıktı. 30 yıllık tahviller ise piyasaya sürüldükleri günden bu yana en yüksek getiri seviyesini gördü.
Japonya’daki siyasi belirsizlik de eklenince, Japon Yeni (JPY) değer kaybetmeye devam etti. Bu tablo, küresel piyasaların ne kadar birbirine entegre olduğunu ve bir piyasadaki çalkantının diğerlerini nasıl hızla etkileyebileceğini gösteriyor.
Teknoloji Devleri Yasal Kararlarla Gündemde: Google ve Apple Hisseleri Yükselişe Geçti
Piyasalardaki genel satış baskısına rağmen, teknoloji sektöründen gelen olumlu haberler dikkat çekti. ABD’de bir yargıcın, Adalet Bakanlığı’nın Google’a karşı açtığı davada Chrome’un satılmasını gerektiren bir karar almaması, Alphabet hisselerini %6’dan fazla yükseltti.
Benzer şekilde, Apple Inc. hisseleri de Google ile olan arama anlaşmasının yasaklanmamasının ardından değer kazandı. Bu kararlar, teknoloji devlerinin pazar gücünün şimdilik korunacağını göstererek, sektöre yönelik olası baskıları bir nebze olsun hafifletti.
Uzmanlar, Eylül ayının başındaki bu dalgalanmanın yılın geri kalanı için bir işaret olabileceğini belirtiyor. Strategas’tan Thomas Tzitzouris, “Eylül ayının dalgalı geçeceğinden şüpheleniyorduk; daha ilk gün, beklendiği kadar çalkantılı geçtiğini gösteriyor” yorumunu yaptı. Bu dalgalanmalara rağmen, küresel tahvillerin bu yıl hala %6,7’lik bir getiri sağlamış olması ise dikkat çekici bir detay olarak öne çıkıyor.