İngiltere hükümeti, kripto para piyasasını mevcut finansal düzenlemelerin kapsamına alacak bir yasa tasarısını parlamentoya sunmaya hazırlanıyor. Planlanan düzenleme hayata geçerse, kripto varlık hizmet sağlayıcıları Ekim 2027 itibarıyla İngiltere Finansal Denetleme Kurumu’nun (FCA) tam denetimi altına girecek.
Kripto Şirketlerine Net Kurallar Gelecek
Hazine Bakanı Rachel Reeves, düzenlemenin İngiltere’nin küresel finans merkezi konumunu güçlendireceğini vurguladı. Reeves, kripto paraların düzenleyici çerçeveye dahil edilmesinin firmalara daha fazla öngörülebilirlik sağlayacağını ve yatırımı teşvik edeceğini belirtti.
Reeves’e göre yeni kurallar, bir yandan yenilikçi şirketlerin İngiltere’de büyümesini desteklerken, diğer yandan tüketiciler için daha güçlü korumalar sunacak ve güvenilmez aktörlerin pazara girişini engelleyecek.
Kripto Varlıklar Hisse Senetleriyle Benzer Yasal Statüye Kavuşacak
Tasarı kapsamında kripto para borsaları, aracı kurumlar ve diğer kripto hizmet sağlayıcıları; hisse senetleri ve diğer geleneksel finansal araçlara uygulanan yasalara tabi olacak. Mevcut durumda bu şirketler yalnızca kara para aklamayla mücadele odaklı bir kayıt sürecinden geçerken, yeni düzenleme ile daha kapsamlı bir gözetim mekanizması devreye alınacak.
Hazine Bakanlığı, Nisan ayında benzer bir yasa taslağı önermişti. Son versiyonda yalnızca sınırlı değişiklikler yapıldığı ve ana hedefin kripto piyasasını tam anlamıyla düzenleyici çerçeveye almak olduğu belirtiliyor.
ABD ile Düzenleyici Uyum Hedefleniyor
Planlanan yasa, kripto varlıkların düzenlenmesi konusunda İngiltere ile ABD’yi daha uyumlu bir çizgiye getirmeyi amaçlıyor. İki ülke, Eylül ayında kripto para alanında kısa ve orta vadeli iş birliğini araştırmak üzere ortak bir çalışma grubu kurmuştu.
Ayrıca Ekonomi Bakanı Lucy Rigby ise yeni yasa tasarısını bir dönüm noktası olarak nitelendirdi. Rigby, İngiltere’nin dijital varlıkların benimsenmesinde küresel ölçekte öncü bir rol üstlenmeyi hedeflediğini söyledi.
Rigby, uygulanacak kuralların orantılı ve adil olacağını vurgulayarak, büyümeyi destekleyen ve yatırımı teşvik eden bir yapı ile güçlü tüketici korumasının birbiriyle çelişmediğini ifade etti. Ayrıca, İngiltere için mantıklı olduğu durumlarda diğer ülkelerle karşılıklı pazar erişimi ve düzenleyici uyum fırsatlarının da değerlendirileceğini belirtti.































