Faiz farklarının genişlemesi, oynaklığın azalması ve carry trade işlemlerinin güçlenmesiyle birlikte ABD doları, küresel yatırımcıların gözünde bir kez daha güvenli ve kazançlı liman haline geldi.
Uzmanlara göre bu dönüşüm, yalnızca kısa vadeli bir toparlanma değil; küresel sermaye akışlarının yönünü değiştirebilecek kadar güçlü bir yapısal hareketi temsil ediyor.
JpMorgan Yönü Belirledi
JPMorgan Private Bank stratejisti Yuxuan Tang, “Dolar yine en yüksek carry para birimlerinden biri olacak. Yönelimsel veya carry açısından bakıldığında, dolar yine güçlü olacak” sözleriyle bu dönüşümü net biçimde özetliyor.
Carry trade stratejileri, yatırımcıların düşük faizli para birimlerinden borçlanıp daha yüksek faiz getirisi sunan varlıklara yönelmesi esasına dayanıyor.
Bloomberg verilerine göre Japon yeni veya İsviçre frangı gibi düşük getirili para birimlerinden borçlanıp dolara yatırım yapan yatırımcılar, volatilite hesaba katıldığında Avrupa hisse senetleri ve Çin devlet tahvillerine kıyasla daha yüksek getiri elde etme potansiyeline sahip. Bu da doların, tüm jeopolitik gerginliklere ve politik belirsizliklere rağmen portföylerdeki yerini sağlamlaştırdığını gösteriyor.
Hükümet Kapanması da Etki Etti
Doların yeniden çekiciliği, uzun süren hükümet kapanmasının ardından küresel döviz piyasalarındaki dalgalanmaların azalmasıyla daha da belirgin hale geldi. Günlük 9,6 trilyon dolarlık işlem hacmine sahip döviz piyasasında volatilitenin düşmesi, yatırımcıların dolar varlıklarına yönelirken riskten korunma maliyetlerini azaltıyor. Bu durum da doları carry trade açısından son derece cazip bir seçenek haline getiriyor.
Dolar Endeksi yıl genelinde yüzde 7’ye yakın değer kaybederek son sekiz yılın en kötü performansını sergiledi, ancak eylül ayında görülen dip seviyeden itibaren yaklaşık yüzde 3’lük bir toparlanma kaydetti.
Küresel ölçekte sermaye akışlarının yönünü değiştiren bu gelişme, New York’tan Singapur’a kadar pek çok finans merkezinde varlık fiyatlarını yeniden şekillendirdi. Doların yeniden güç kazanması, yalnızca bir para biriminin değer artışı değil; aynı zamanda küresel finans sisteminin yeniden dengelendiğinin işareti olarak değerlendiriliyor.
Yuxuan Tang’in ifadesiyle, “Dolar, hem yön hem getiri açısından küresel yatırımcılar için tekrar en güçlü seçenek olma yolunda ilerliyor.” Bu durum, doların uzun vadede küresel yatırım stratejilerinin merkezindeki yerini koruyacağına dair güçlü bir mesaj veriyor.
