Türkiye ile ABD arasındaki ticaret ilişkilerinde yeni bir dönem başlıyor. Türkiye Amerikan İş Konseyi (TAİK) Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, ABD ile Türkiye arasındaki ticaret hacmindeki yüzde 54‘lük artışın, 100 milyar dolarlık ticaret hedefinin yakın olduğunu gösterdiğini söyledi. İş birliği ile düzenlenen “Türkiye ABD Ticari İlişkilerinde Geleceğe Bakış” konulu toplantıda, Yalçındağ ve diğer önemli isimler, iki ülke arasındaki ilişkilerin geleceğini ele aldılar.
ABD ile Türkiye Arasında Ticaret Hacmi Artıyor
2019 yılında 20 milyar doların altında olan Türkiye-ABD ticaret hacmi, 2022 yılında 32 milyar doların üzerine çıktı. ABD’nin Türkiye’den ithalatı 2019’a göre yüzde 80‘in üzerine yükselirken, bu dönemde özellikle mücevherat, enerji, ve demir çelik sektörlerinin ABD’li firmaların en çok talep ettiği sektörler olduğu belirtildi. Ayrıca otomotiv satışları da 2021 yılında 1 milyar doların üzerine yükseldi.
Yeni Dönem: ABD ile Yapılan İşbirlikleri ve Ticaret Hedefi
TAİK Başkanı Yalçındağ, Türkiye’nin yakın çevresinde 1,2 milyar insanın bulunduğu ve 28 trilyon dolarlık bir pazara erişim sağlayabileceği bir konumda olduğunu, sadece ABD’de ise 330 milyon insanın bulunduğunu ve 27 trilyon dolarlık bir pazarı temsil ettiğini vurguladı. Bu bağlamda, Türk-Amerikan İş Konseyi’nin eyalet komiteleri yapılanması ile her eyalette sektörel odaklı etkinlikler düzenleyeceğini bildirdi. Örneğin, Kaliforniya’ya teknoloji ve start-up odaklı heyetler gönderirken, Massachusetts eyaletinde medikal ekipmanlar sektörüne, Michigan’da ise otomotiv yan sanayi sektörüne yönelik etkinlikler gerçekleştireceklerini açıkladı.
Türkiye’nin ABD ile ticaretini 100 milyar dolara çıkardığında, ABD’nin en büyük yirmi beşinci ticaret partnerinden on üçüncü ticaret partneri konumuna geleceğini ifade eden Yalçındağ, bu durumun ekonomik istikrar için çok önemli olduğunu söyledi. Ayrıca, Türk ve Amerikan şirketlerinin işbirlikleri sayesinde, Çin ile rekabetin güçlenebileceğini belirtti.
Türk Müteahhitlerinin Rolü
Mehmet Ali Yalçındağ, Türk müteahhitlerinin, Afrika ve Orta Asya bölgelerindeki projelerde Çinli rakipleri ile rekabet ettiğini ve Türk müteahhitlerinin bu rekabette finansman konusunda zorlandığını söyledi. Türk ve Amerikan şirketlerinin işbirlikleri, bu durumu değiştirebilir ve kazan-kazan bir durum yaratabilir. Ayrıca, Türk müteahhitlerinin uzun yıllardır ABD’nin Orta Doğu ve Afrika‘daki diplomatik misyonlarını inşa ettiğini, bu durumun Amerikalılar’ın Türk müteahhitlere güvendiğini gösterdiğini ifade etti.