S&P Global’ın dün gece yayımladığı “Ekonomik Görünüm Gelişmekte Olan Piyasalar 4. Çeyrek 2023: Para Politikasının Gecikmeli Etkileri Dayanıklılığı Test Edecek” başlıklı raporuna göre, gelişmekte olan ekonomiler hali hazırda iç talep, iş gücü dinamikleri, mali destek ve özel sektör tasarrufları gibi faktörlerden kaynaklanan büyüme avantajlarına sahip. Ancak S&P, bu faktörlerin, sıkı para politikasının etkisini hafiflettiğini ve önümüzdeki çeyreklerde bu dinamiklerin gevşemesiyle yüksek faiz oranlarının daha belirgin bir etkiye sahip olabileceğini belirtiyor.
Dış Talep ve İhracat Profili
S&P’ye göre, gelişmekte olan piyasalarda iç talep güçlü bir şekilde devam ediyor. Ancak ABD, Avrupa ve Çin gibi büyük ekonomilerden gelen zayıf dış talep, 2024 yılında gelişmekte olan ekonomiler için zayıf bir ihracat profili anlamına gelebilir. Ayrıca, yüksek faiz oranları, yapısal büyüme beklentileri olmadan gelişmekte olan ülkelerde yatırımları baskılayabilir ve verimlilik artışını sınırlayabilir.
Enflasyon ve Faiz Oranları
S&P, gelişmekte olan ülkelerde enflasyonun yavaşladığını ancak önümüzdeki çeyreklerde dalgalı bir seyir izleyeceğini öngörüyor. Enerji fiyatlarındaki artışın dezenflasyonun hızını yavaşlatabileceğine dikkat çekiyor. Çekirdek enflasyonun yüksek kalmasının, ücret artışlarının etkisiyle önümüzdeki yılın başlarında devam etmesinin muhtemel olduğu öngörülüyor.
Merkez Bankalarının Politika Duruşu
S&P, önümüzdeki aylarda daha fazla faiz indirimi bekliyor, ancak merkez bankalarının yavaş hareket edeceğini öngörüyor. Gelişmekte olan ülke merkez bankalarının çoğunun 2024 yılında faiz oranlarını düşürmeye başlayacağını tahmin ediyor. Ancak, dünya genelindeki merkez bankalarının normalleştirme süreci ve enflasyonun belirsiz seyri, faiz oranlarının kademeli olarak düşürülmesini gerektirebilir.