Son bir yılda, üretken yapay zeka teknolojilerinin gelişiminde eşi görülmemiş bir hızlanma yaşandı ve bu, yaşamımızın her alanına nüfuz etti. Bu hızlı evrim, sıradan görevleri otomatikleştirirken, kötü niyetli amaçlar için güçlü bir araç haline geldi ve kontrolsüz bir ilerlemeye yol açtı. Sektör içinden denetim talepleri ve bu konuya dair çeşitli yaptırımlar geldi.
Elon Musk da dahil olmak üzere, sektörün öne çıkan isimleri ve teknoloji devleri dahil, bu konudaki endişelerini dile getirdi. Yapay zekanın gelişimine geçici bir duraklama öneren bir açık mektup kaleme aldılar.
Bu endişeler ve sektördeki yaptırımlara, AI sektörü de cevapsız kalmadı. OpenAI’nin CEO’su Sam Altman, yapay zeka teknolojileri konusundaki düşüncelerini paylaştı.
Yapay Zeka şirketlerine lisans vermek için yeni bir kuruma ihtiyaç var
OpenAI’nin CEO’su Sam Altman, yakın zamanda ABD Senatosu’na hitaben, yapay zekanın (AI) belirli işleri yok edebileceğini kabul ederken, aynı zamanda yeni işler yaratma potansiyeline de sahip olduğunu belirtti. Bu etkilerin nasıl dengeleneceğini belirlemede hükümetin rolünün önemini vurguladı.
Dr. Marcus’un bir önerisini yansıtan Altman, büyük ölçekli AI modellerinin geliştirilmesi için lisans veren özel bir ajansın kurulmasını önerdi. Bu ajans ayrıca güvenlik düzenlemelerini uygulayacak ve AI modellerinin halka açılmadan önce geçmesi gereken test protokollerini tanımlayacak.
Altman, AI’nın ortaya koyduğu etik ikilemleri sürekli olarak ele alıyor ve daha fazla düzenlemeyi savunuyor. AI’nın etkisini, “matbaa” kadar anıtsal bir şeye eşitledi ve aynı zamanda potansiyel risklerini açıkça kabul etti.
“Bence bu teknoloji ters giderse, ki oldukça ters gidebilir. Bu konuda sesimizi duyurmak istiyoruz. Bunun olmasını önlemek için hükümetle birlikte çalışmak istiyoruz.”
OpenAI CEO’su Sam Altman.
Altman, şimdiye kadar piyasaya sürdükleri AI araçlarının avantajlarının, ilgili riskleri önemli ölçüde aştığına inandığını doğrulayarak, güvenliği sağlamanın işlerinin kritik bir yönü olduğunu vurguladı. Bununla birlikte, teknoloji düzenlemeleri söz konusu olduğunda Kongre’nin zayıf bir sicile sahip olduğu gerçeği göz önüne alındığında, anlayışlı milletvekillerinin AI’yı düzenleme fikrine ne kadar duyarlı olacağı konusundaki endişelerini dile getirdi. Son on yılda, gizlilik, konuşma ve güvenlikle ilgili çok sayıda yasa, partizan anlaşmazlıklar ve teknoloji devlerinin güçlü direnişi nedeniyle başarısız oldu.
Yapay zekayı çevreleyen düzenlemeler açısından Amerika dünyanın çok gerisinde
Gizlilik, konuşma, çocuk koruma ve yapay zeka ile ilgili düzenlemeler konusunda Amerika Birleşik Devletleri, dünyanın geri kalanının gerisinde kalıyor. Avrupa Birliği, bu yıl içerisinde yapay zeka için kurallar getirmeye hazırlanırken, Çin ise sansür düzenlemeleriyle uyumlu yapay zeka yasalarını zaten yürürlüğe koymuştu.
Connecticut Demokratı ve Senato panelinin başkanı olan Senatör Richard Blumenthal, “Bu duruşma, yapay zekanın potansiyel faydalarını ve dezavantajlarını keşfetmeye yönelik olarak düzenlenen bir dizi duruşmanın ilki oldu. Nihai hedef, yapay zeka teknolojisi için yönetmelik kurallarını oluşturmaktır,” dedi.
Sonuç olarak, yapay zekanın hızlı ilerlemesi bir dizi avantajı beraberinde getirirken, önemli endişeleri de gündeme getiriyor. OpenAI’nin CEO’su Sam Altman’ın Senato’da verdiği ifadede belirttiği gibi, yapay zekanın güvenli ve etik bir şekilde kullanılmasını sağlamak için düzenleyici bir organa acil olarak ihtiyaç duyuluyor. Küresel toplumun yapay zeka için düzenleyici çerçeveler oluşturmaya başlamasıyla birlikte, ABD’nin bu karmaşık manzarada nasıl bir yol izleyeceği ve inovasyon ile güvenlik arasında nasıl bir denge kuracağı ise merak konusu.
