ABD merkezli yatırım bankası Morgan Stanley, Türkiye’de yapılan seçimleri kazanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın düşük faiz politikasına bağlı kalması durumunda Türk lirasının dolar karşısında yüzde 29 değer kaybedebileceği uyarısında bulundu.
Morgan Stanley analistlerinin hazırladığı bir notta dolar/TL kurunun beklenenden daha hızlı bir şekilde 26 seviyesine ulaşabileceği ve politika yönlendirmesinde herhangi bir değişiklik olmaması durumunda yıl sonuna kadar 28 TL’ye yaklaşabileceği belirtildi.
Yatırımcı notunda, “Türkiye’nin yüksek dış finansman ihtiyaçları, makro risklerin devam etmesine neden olacak. Mevcut makro politika çerçevesi değişmedikçe, küresel şoklara (emtia fiyatları, Fed) ve bölgesel ortaklardan gelen döviz girişlerinin kullanılabilirliğine karşı artan bir hassasiyetle karşı karşıya kalınacak” ifadelerine yer verildi.
Morgan Stanley’nin uyarısı, Türk ekonomisinin dolar kurunda yaşanan artış ve finansal istikrarsızlıkla karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Bu durum, Türk lirasının dolar karşısında değer kaybetme riskinin yüksek olduğunu vurguluyor.
Yatırımcılar ve ekonomi uzmanları, Türkiye’nin dış finansman ihtiyaçlarını karşılamak için sürdürülebilir ve etkili politika önlemleri alması gerektiğini vurguladı. Aksi takdirde, Türk lirasının daha da zayıflaması ve doların değer kazanması bekleniyor.
Bu Durum, Türkiye Ekonomisinde Olumsuz Etkilere Neden Olabilir
Enflasyon Artışı: Türk lirasının değer kaybetmesi, ithalatın maliyetini artırabilir. Bunun sonucunda enflasyon oranı yükselme eğilimi gösterebilir. Yüksek enflasyon, tüketici fiyatlarını etkileyerek vatandaşların satın alma gücünü azaltabilir.
Yüksek Borçlanma Maliyetleri: Türk ekonomisi, dış finansmana büyük ölçüde bağımlıdır. Türk lirasının değer kaybetmesiyle birlikte, dış borçlarının ödemesi daha pahalı hale gelir. Yüksek döviz kuru, Türkiye’nin uluslararası borçlanma maliyetlerini artırabilir ve kamu maliyesini zorlayabilir.
Yatırım Azalması: Yatırımcılar, döviz kurlarındaki belirsizlik nedeniyle Türk ekonomisine olan güvenlerini kaybedebilir. Bu durum, yatırımların azalmasına ve ekonomik büyüme potansiyelinin kısıtlanmasına yol açabilir.
İhracatın Artması: Türk lirasının değer kaybetmesi, ihracat sektörü için rekabet avantajı yaratabilir. Türk mal ve hizmetlerinin dış pazarda daha rekabetçi hale gelmesiyle ihracat artabilir. Ancak, yüksek döviz kuru aynı zamanda ithal girdi maliyetlerini artırabilir ve ihracatçıların marjlarını olumsuz etkileyebilir.
Gelir Dağılımı Eşitsizliği: Yüksek enflasyon ve ekonomik belirsizlik, genellikle düşük gelirli vatandaşları daha fazla etkiler. Enflasyonla birlikte artan fiyatlar, temel ihtiyaçlara erişimi zorlaştırabilir ve gelir eşitsizliğini derinleştirebilir.
Bu etkiler, Türkiye ekonomisindeki dolar kurundaki artışın olası sonuçlarından birkaçıdır. Ancak, bazı durumlarda ekonomik faktörler karmaşık kararlara ve birden çok değişkene bağlı olabilir. Bu nedenle, ekonomik gelişmelerin analizi için geniş bir perspektif ve detaylı bir değerlendirme gereklidir.