Hindistan ve Malezya merkez bankaları, uzun süredir para birimlerini zayıf tutmak için kullandıkları türev pozisyonlarının hacmini azaltma kararı aldı. Bu karar, özellikle doların yıl başından bu yana gelişmekte olan piyasalara karşı yüzde 7’den fazla değer kaybetmesiyle doğrudan ilişkilendiriliyor.
Tayvan ise son haftalarda yerel para biriminin yükselmesine kontrollü biçimde izin verirken, bu hareketin düzenli olması halinde benzer adımların sürebileceğine dair sinyaller verdi. Güney Kore tarafında ise dikkat çeken gelişme, dev ulusal emeklilik fonunun won üzerindeki beş aylık destek müdahalesine son vermesi oldu.
Trump Etkisi ve Kur Manipülasyonu Endişesi
Uzmanlara göre, bu gevşeme adımları yalnızca piyasa dinamiklerine değil, aynı zamanda ABD ile yürütülen hassas ticaret görüşmelerine de bağlı. ABD Başkanı Donald Trump’ın geçmişte bazı ülkeleri “kur manipülatörü” olarak etiketlemesi, bu dönemde aşırı müdahaleci döviz politikalarının riskli olabileceği mesajını da beraberinde getiriyor.
”ABD tarafından kur manipülatörü olarak etiketlenme tehdidi, özellikle de bu tarife müzakereleri döneminde, yerel piyasalarda daha fazla ağır döviz müdahalesi için caydırıcı bir rol oynayacaktır.”
GAMA Asset Management SA Portföy Yöneticisi Rajeev De Mello
Kore’nin geçtiğimiz ay ABD ile döviz politikalarına dair görüşmeler yürüttüğünü açıklaması, piyasada won’un değer kazanmasını tetiklerken, Trump’ın “daha zayıf dolar” söylemleri bu tür gelişmeleri daha da hassas hale getiriyor.
ABD Doları Değer Kaybediyor, Piyasa Dengeleri Değişiyor
Beyaz Saray Başekonomisti Stephen Miran, Washington’un doların değerini düşürmek amacıyla gizli anlaşmalar yürüttüğü iddialarını kesin bir dille yalanlarken, ABD’nin hâlâ güçlü dolar politikasını sürdürdüğünü vurguladı. Ancak buna rağmen, doların euro ve İsviçre frangı gibi başlıca para birimleri karşısında bu yıl yaklaşık %10’a varan değer kaybı yaşaması dikkat çekiyor.
Asya merkez bankalarının değişen yaklaşımı, sadece bölgesel para politikaları açısından değil, küresel ticaret dengeleri ve döviz piyasalarının geleceği açısından da kritik bir dönemin işaretlerini veriyor.